Bilgi Mimarisi

7. Bilgi Mimarisi

Özlü Söz

Tasarım bir iletişim eylemidir.

Doğru sözcükleri analiz etmek gerekir.

Donald Norman

Kazanımlar

1. Bilgi mimarisinin deneyim tasarımıyla ilişkisini ve etkisini bilir.

2. Bilgi mimarisinin kullanım alanlarını örnekleriyle öğrenir.

3. Bilgi mimarisinin tasarıma etkisini uygulamalarla kavrar.

4. Bilgi mimarisinin ölçümü ve değerlendirilmesi için uygun yöntemi seçer.

5. Araştırma sonuçlarını arayüz tasarlarıma nasıl uygulayacağını öğrenir.

Birlikte Düşünelim

Uygulamalardaki bilgi yükü nasıl yönetilmelidir?

Bilgi yükü, bilgi mimarisiyle çözülebilir mi?

Bilgi mimarisi, bilişsel süreçleri nasıl etkiler?

Uygulamalarda bilginin yönetimi ve yapılandırılması nasıl olmalıdır?

Bilgi mimarisi tasarımı nasıl etkiler?

Başlamadan Önce

Tasarım çözümü kompleks bilgiyi hap niteliğine getirir ve sunar. Kullanıcının daha hızlı kavrayabilmesine imkân tanır. Bunun yolu da bilgi mimarisinden geçer. Karmaşık bilginin organize edilmesi, yapılandırılması ve etkili sunulması için bilgi mimarisi kullanılır. Bilgi mimarisi sistemlerin içerisindeki bilginin organize edilmesini ve yapılandırılmasına imkân tanır. Kullanıcının bilişsel yükünü hafifletir. Kullanılabilirliği besler. O nedenle çok kritik bir durum için sistematik bir çözüm önerisi sunar. Bilgi mimarisi deneyim tasarımının hem içinde hem de çok daha kapsamlı bir alandır. Detaylı olarak ele alınmalı, deneyim tasarım süreçlerinden ayrıca planlanmalı ve uygulanmalıdır. Gelin şimdi birlikte bu kapsamlı ve detaylı konuyu derinlemesine keşfedelim.

İnsanlık tarihi boyunca hiçbir dönemde üretilen bilgi bu kadar doğru ve güvenilir olarak saklanmamıştı. Saklanan bilginin miktarının artması beraberinde yönetme, sınıflandırma, bulunma ihtiyaçlarını daha da belirginleşti. Giderek artan bilginin miktarı beraberinde yarattığı karmaşanın yönetimi ve organizasyonu için bilgi mimarisine gerek duyulmaktadır. Dijital sistemler ve yapılarda önemi her geçen gün artan bilgi mimarisinin kökenleri insanlık tarihi ile eş değerdir. Bilgi mimarisi, insanlığın ortaya koyduğu her değerin aktif olarak saklanması, depolanması, sınıflanması ve anlamlandırılabilmesi için her zaman değer duyulan bir kavramdır.

Bilgi mimarisi; büyük bir yığın halindeki bilgileri sınıflayarak, kategorize ederek, ilişkiler kurarak kullanıcının istediği zaman istediği bilgiyi kolay ve hızlı erişmesi için hizmet eder. İnsan beynin limitlerini ve çalışma şekline uygun çözümler üretir.

Hayatı kolaylaştıran bir disiplindir. İnsanlık tarihinde bilginin olduğu her alanda aktif olarak yararlanılmıştır. Tasarım ve sistem akışı ile yakından ilişkisi yoğun olsa da bütün disiplinlerle yakın temas halindedir.

Mimarlık eğitimi almış disiplinler arası işler üreten Richard Saul Wurman tarafından 1976 yılında, Amerikan Mimarlık Enstitüsü Konferansı’nda kavramlaştırılmış, literatüre kazandırılmıştır. Wurman, insanların kentte birbiriyle etkileşim biçimleri, çevre hakkında bilgi toplama, bu bilginin hizmet ve ulaşım alanlarında paylaşılması konularında elde ettiği deneyimlerden yola çıkmıştır. O nedenle mimarlığı bir veri akışı ve yönetimi sistemi olarak yorumlamıştır. 1970 yılında Xerox Palo Alto Araştırma Merkezi’nde (PARC) bilgi bilimi (information science) konusunda uzmanlardan bir ekip oluşturuldu. Bu ekip yoğun olarak kullanıcı arabirimleriyle bilginin servis edilmesi ve kullanılması üzerine çalışmalar yürüttü. Özellikle bu grup tarafından ilk zengin kullanıcı dostu editör (What You See Is What You Get, WYSIWYG) hayata geçirilmiştir. 80’lerin ortalarından itibaren bilginin yaygınlaşması ve depolandığı ortamlar çeşitlenmiştir. 1986 yılında Brancheau ve Wetherbe (1986) bilgi mimarisini “bir organizasyonun bilgi gereksinimlerinin ayrıntılı bir haritası” olarak tanımlamıştır. 1991’de Niederman, Brancheau ve Wetherbe (1991) bu tanıma ek olarak “bilginin yapılandırılarak, organizasyonun başlıca işlevleri ile bağlantısını gösteren bir haritadır” yaklaşımını getirmiştir. Bilgi mimarisi sistemin yapımında her aşamasında aktif olarak düşünülmelidir (Brancheau ve diğerleri, 1989).

Bilgi mimarisi planlama süreciyle başlar. Bu süreç üç aşamadan meydana gelmektedir: Kavramsal, mantıksal ve fiziksel.

Kavramsal aşamada, hedefe yönelik stratejik bir yol belirlenir. Buna uygun bir model hazırlanır. Mantıksal aşamada, bilgi gereksinimleri işlev, süreç ve görev bileşenleriyle tanımlanır. Fiziksel aşamada ise; veritabanları, ağlar, sistem tipolojileri tanımlama ve uygulama geliştirmeler yer alır.

Louis Rosenfeld ve Peter Morville tarafından kavramın önemi ve değeri her alanda kabul edilmiş ve yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bilgi mimarisinin dört önemli unsurdan meydana geldiğini belirtmiş ve bu dört unsurun uyumu ile ortaya kusursuz bir şekilde çıkartılabileceğini tarif etmiştir. Bu unsurlar sırasıyla; düzenleme, etiketleme, tanımlama ve navigasyondur. Ancak bunların ahengi sonucunda bilgi mimarisi kusursuz bir şekilde inşa edilebilir.

Samantha Bailey (2002) son yaptığı tanımda bu aşamalardaki işlemleri de kapsayacak şekilde yenilemiştir. Bulunabilirlik, yönetilebilirlik ve kullanışlılık sağlamak için altyapıdan kullanıcı arayüzüne kadar bilginin organize edilip yapılandırılması olarak tanımlar. Bilgi Mimarisi Enstitüsünün yaptığı tanımlama bilgi mimarisinin sayısal ortamlardaki önemini ve değerini ortaya koymuştur. Bilgi ortamlarının yapısal tasarımını yaparak dijital sistemlerdeki bilginin kullanılabilirliği ve bulunabilirliği güçlendirmek için düzenleme ve biçimlendirme bilimi olarak tanımlamıştır.

Üç ana bileşene göre inşa edilir: kullanıcı, bağlam ve içerik. Her bileşende başlıca sorulara yanıt aranır.

• Bağlam: İş hedefleri, finansman, kültür, teknoloji, politika, kaynaklar ve kısıtlamalarla ilgilidir. Dijital projelerde cihazın kendisi yani ortam, bağlam olarak değerlendirilir. Kullanıcı içeriği nerede arıyor? Kullanıcı içerikle ne zaman, neden ve nasıl etkileşime giriyor? vb. sorulara yanıt aranır.

• Kullanıcı: Kullanıcıyla bilgi mimarisinin kesişimlerinin tanımlandığı yerdir. Görevleri, ihtiyaçları, deneyimleri ve bilgiyi nasıl aradıklarını içerir. İçeriği kim tüketiyor? Hangi değeri elde ediyor? Ne gibi beklentileri var? vb. sorulara yanıt aranır. Tanımlanan kullanıcının niteliklere göre bilgi açık ve rahat ulaşılabilir olmalıdır.

• İçerik: İçerik, belge veya veri türlerinden, içerik nesnelerinden, hacimden ve mevcut yapılardan oluşur. Ne tür içerikler mevcut? Bu içeriklerin kullanıcıyla ilişkisi nedir? vb. sorulara yanıt aranır.

Çağımızın en büyük problemi olan kısıtlı zamanı etkili ve güçlü yönetebilmek için bilgi mimarisinin doğru ve özenli olarak hazırlanması gerekir. Bilgi mimarisi, kullanıcının özelliklerine göre bağlam içerisinde en etkili ve yeterli miktarda bilgiyi sunar. Böylece, kullanıcı beklentileri doğrultusunda en az eforla bulunduğu şartta en gerekli ve yeterli bilgiye erişim sağlayabilir. Bunun için üç bileşen birbiriyle etkileşim halinde olması gerekir. Bu bileşenler aşağıda listelenmiştir.

• Ontoloji: Bir anlam bütünü oluşturma stratejisidir. Konunun bağlamına uygun sistem içindeki bilgi bir anlam bütünü oluşturacak şekilde organize edilir.

• Sınıflama: Tanımlanan bir hedefe ulaşabilmek için bilginin sınıflandırılması ve gruplandırılması çalışmasıdır.

• Koreografi: Ontolojinin ve sınıflamanın uyumlu bir şekilde ilişkilendirildiği ve birbiri arasında etkileşim oluşturduğu alandır.

Bilgi mimarisi çok farklı disiplinle iç içedir. Özellikle kullanıcı deneyimi tasarımı süreçleriyle yakın çalışır. Ama genel itibariyle çok daha temel ve üst düzey bir bakış olanağı sağlar. O nedenle kullanıcı deneyiminden bağımsız olarak düşünülmesi ve planlanması gerekmektedir.

Özet olarak bilgi mimarisinin inşa edilmesi 5 aşamada gerçekleştirilir.

• İçerik envanteri: Web sitesinde yer alan bütün içerikler türleri, biçimleri, kapsamı ve bileşenleri tanımlanır, derlenir.

• İçerik denetimi: İçerik fayda, doğruluk, ton ve genel etkinlik açısından değerlendirilir.

• Bilgi gruplama: İçerik arasındaki kullanıcı odaklı ilişkilerin tanımlanmasıdır.

• Sınıflandırma geliştirme: Tüm içeriğe uygulanacak standart adlandırma kurallarının (kontrollü kelime dağarcığının) belirlenir.

• Betimsel bilgi oluşturma: İlgili bağlantı listeleri ve keşfe yardımcı diğer navigasyon bileşenleri oluşturmak için kullanılabilecek yararlı “meta data” tanımlanır.

Bilgi mimarisinin önemi, kullanıcı deneyimi ile olan ilişkisinde yatmaktadır. Bilgi mimarisi ne kadar basit ve doğru kurgulanırsa, kullanıcılarınızın hem bilişsel yükü hafifleyecek hem de ürünün kullanılabilirliği artacaktır. Kullanıcının ürünü kullanımı, etkileşimi yükselecektir. Özetle, bilgi mimarisiz bir kullanıcı deneyimi olmaz.

Bunun için aşağıdaki ilkelere dikkat etmek uygulama içerisindeki bilgiyi yapılandırırken yardımcı olacaktır.

• Kategorizasyon: Bilginin sınıflandırılması, bilginin bulunabilirliğini kolaylaştırır. Kullanıcının bir anlam oluşturmasını tetikler.

• Görsel ipuçları: Sistem içerisinde var olan bilgi, görsel öğelerle desteklenmeli, zenginleştirilmelidir. Görsel algı insanı rahatlatır, karar vermesini hızlandırır.

• Konvansiyonlar: Yenilikler geçmiş deneyimlerin üzerine inşa edilmelidir. Konvansiyonel ortamlardaki davranışlar ve izler yok edilmeden bilgi hiyerarşisi oluşturulmalıdır.

• Detay bilgiler: Karmaşık, yoğun içerikler kullanıcıdan gizlenmelidir. Kullanıcı bu seviyede içeriğe erişirken biraz çaba, efor sarfetmelidir. Direk erişmemelidir. Çünkü yoğun bilgiye ulaşmak kullanıcıyı sıkar ve yorar. Kafasını karıştırır.

• Araştırma: Sadeleştirilen ve kategorize edilen bilgi, kullanıcı araştırmalarıyla desteklenmelidir.

• Gezinme ve erişim: Sistem içerisindeki bilgilere kolay erişim, açık ve göze çarpan bir yerleştirme ile meydana gelebilir. Kullanımı kolay sistemler yönlendirmelerle inşa edilir. Yönlendirmeler kullanıcıyı hedefine yönlendirir. Etkili bir sunum için kolay erişim imkânı tanıyan ve gezinmeyi zenginleştiren yapılar tasarlanmalıdır. Diğer bir deyişle, bilgi mimarisi navigasyon öğelerinin tasarımını da belirler.

 

7.1. Bilgi Mimarisinin Hedefi

Bilginin kullanıcılar tarafında doğru zamanda doğru yerde uygun bir ifade, biçimle bulunabilmesi, anlaşılabilmesi ve yönetilebilmesi bilgi mimarisinin ana hedefidir. Kullanıcı ancak bu biçimde ürünün işlevselliğine uyum sağlar ve ihtiyaçlarını karşılayabileceğine inanır. Kullanıcı memnuniyetini ön planda tutar.

Bu ders içerisinde bilgi mimarisinin deneyim tasarımıyla olan ilişkisi üzerine durulmuştur; ancak bilgi mimarisinin bilginin olduğu her alanla yakın ilişkisi vardır. Bu yönüyle kullanıcı deneyimini kuşatır ve kapsar.

7.2. Bilgi Mimarisi Araştırmaları

Bilgi mimarisinde de kullanıcı deneyimi ile benzer bir şekilde araştırma tabanlı bir yol izlenir. Veri güdümlü geri bildirimlerle sürekli iyileştirilir. O nedenle araştırma, bilgi mimarisinin inşasında vazgeçilmez bir unsurdur. Buradaki araştırmalar ihtiyaç ve gereksinimleri tanımlamak yerine, kullanıcıya sunulacak bilginin etkin ve doğru sunulmasına yöneliktir. Etkili ve güçlü mimariler tasarlamak için yürütülür. Kullanıcıların davranış ve düşünce biçimlerini keşfetmeye yöneliktir. Keşif sonucunda kullanıcının ihtiyaçlarına yönelik yapılan çözümün en doğru yoldan anlatılması ve sergilenmesi faaliyetleri gerçekleştirilir (Rosenfeld, 2002:17). Bilgi mimarisinin inşasında kullanılan araştırma yöntemlerinden ve tekniklerinden bazıları aşağıda özetlenmiştir.

• Kullanıcı görüşmesi: Kullanıcı için önemli bilgilerin, kritik hususların ne olduğunu keşfetmeye yönelik yürütülen görüşmelerdir. Önceden hazırlanmış sorular üzerinden ilerler.

• Kart sıralama tekniği: Bilgi mimarisinde en yaygın kullanılan araştırma tekniğidir. En temel itibariyle kullanıcıya içerikler verilir ve sıralaması istenir. Daha sonra yapılan sınıflandırmalar isimlendirilerek gruplanır. Ardından, yapılan görüşmelerle sıralama işleminde yürüttüğü yaklaşım ve düşünce biçimi çözümlenmeye çalışılır. Kullanıcıların zihinsel modellerini anlamaya ve tanımlamaya yarar. Yüz yüze veya internet üzerinden gerçekleştirilebilir.

• Kullanılabilirlik testleri: Kullanıcı davranışlarına yönelik analitik veri sağladığı için tercih edilir. Kullanılabilirlik bölümünde detaylı olarak anlatılmıştır.

• Bağlamsal görüşme: Ürünlerin gerçek ortamlarında kullanıcı ile temasındaki analizleri ve değerlendirmeleri kapsar. Kullanım biçimleri, davranışları anlamak ve keşfetmek için yürütülür.

7.3. Bilgi Mimarisini Ölçme ve Test Etme

Etkisi ve gücünü adlandırabilmek için metrikler kullanılabilir. Metrikler sayısal bir değer verir, yorumlaması daha nesnel ve geçerlidir. Bilgi mimarisinin ölçümü için kullanılabilecek metrikler aşağıda listelenmiştir (Resmini, 2012).

• Yeni kullanıcı kazanma oranı: Günlük yeni üye veya yeni satış kazanma oranıdır. Özellikleüye kazanma oranının yüksek olması üyelik süreçlerinde problem olmadığını göstermesi açısından önemli içgörüler barındırır. Bu ölçeğin tam karşıtı kayıp oranıdır. Kullanıcıların uygulamayı kaldırma veya abonelikleri iptal etme/düşürme sayılarından hareketle hesaplanır.

Formül = Ayın başındaki uygulama kullanıcıları sayısı – Ayın sonundaki uygulama kullanıcıları sayısı.

• Tutma oranı: Kritik anlardaki aktif kullanıcı sayının artış oranıdır. Güncelleme, yeni modül eklenmesi, arayüz değişikliği gibi radikal işlemlerde aktif kullanıcı sayısındaki değişim, yapılan işlemin etkisini hakkında bilgi verir. O nedenle kıymetli ve kritik bir orandır.

Formül = Belirli bir zaman dilimindeki kullanıcı sayısı – Bu süre içinde edinilen kullanıcı sayısı / Başlangıçtaki kullanıcı sayısı X 100.Toplam kullanıcı trafiği: Günlük tekil aktif kullanıcı sayısıdır. Sistemin popülerliği ve kullanım oranı hakkında önemli bilgiler verir. Anlık, günlük ve aylık olarak değerlendirilebilir.

• Yapışkanlık oranı: Kullanımın sürekliliğini analiz etmek için önemli bir metriktir. Kullanım düzenliliğini ortaya koyar. Yapışkanlık oranının yüksek olması uygulamanın kullanıcılar tarafından kabul edildiğini ve yararlı bulunduğunu gösterir. Aylık olarak tekrarlanabilir.

Formül = Günlük Etkin Kullanıcılar / Aylık Etkin Kullanıcılar X 100Ortalama oturum süresi: Kullanıcıların giriş yaptıktan veya oturum açtıktan sonra uygulamada geçirdiği ortalama süredir. Evrensel değildir. Projenin bağlamına göre tercih edilir. Her proje için geçerli bir metrik değildir. Kullanıcıların etkileşimini belirlemek için kullanılabilir.

Formül = Belirli bir zaman aralığındaki tüm oturumların toplam süresi/o zaman aralığındaki oturum sayısı.7.4. Tasarımla İlişkisi

Tasarıma doğrudan etki eder, tasarımdan doğrudan etkilenir. O nedenle aralarında sarmal bir ilişki vardır. Bilgi mimarisinde tespit edilen her unsur, tasarımın her aşamasına etki eder. Tasarımla bu yoğun ve girift ilişkisi üç düzeyde irdelenebilir (Danaher, 2005).

Birinci düzeyde bilgi mimarisinin bütün unsurları bilgi teknolojileri altyapısı ve uygulamalarıyla bir araya getirilir. Veri envanterleri hazırlanır. Site haritası ile kullanıcı dolaşımları ve yönlendirmeleri hazırlanır. Belge ve şablonlarla tasarımın ana hatları belirlenir. Ayrıca, çıkartılacak fikri görselleştirme teknikleri bütün elde edilen unsurlar test edilebilir, değerlendirilebilir.

İkinci düzey ise, bilginin tasarlanmasıdır. Bilginin sunum biçimleri, bilgi parçalarını ve iskeletini oluşturan öğelerin organize edilmesi bu düzeyde gerçekleştirilir. Uygun görselleştirme tekniklerinden biri tercih edilir. Çoklu ortam öğeleri hazırlanır.

Son düzeyde ise, çıktıların organizasyonu ve ifade edilişi yer alır. Arayüze ve ortama uygunluk değerlendirilir.

7.5. Arayüze Etkisi

Bilgi mimarisi kapsamında arayüz tasarımı işlevsel ve etkili olabilmesi için bilgiyi etkileşimli olarak kullanıcıya sunması gerekmektedir. Bu amaca yönelik dört yaklaşım mevcuttur. Bunlar sırasıyla aşağıda özetlenmiştir (Batley, 2007).

1. Kullanıcı merkezli yaklaşım: Arayüzün hizmet ettiği kullanıcının davranışları ve tutumlarına göre tasarlanan arayüzlerdir.

• Dayanak: Kullanıcı araştırmalarının üzerine şekillenir. Endüstriyel tasarım ve ergonomi alanlarından beslenir.

• Anafikir: Kullanıcılar, tasarımcılardan kendi ihtiyaçlarına yanıt veren çözümler sunan arabirimler hazırlamasını bekler. Bunlara yönelik tasarım yapmasını umarlar.

• Hedefler: Tasarımcı, çözümlerini insan merkezli olarak belirlemelidir. Kullanıcı gereksinimlerini, bakış açılarını ve tercihlerine tercüman olmalıdır. Kullanıcılar her aşamaya dahil edilmelidir.

• Çekince: Bazı durumlarda sadece kullanıcı davranışlarına ve bakış açısına göre hareket etmek projenin kapsamını daraltmaktadır.

2. Eylem merkezli yaklaşım: Kullanıcıların eylemlerine odaklanan yaklaşımdır.

• Dayanak: Kullanıcının sonlu ya da sonu belli olmadan tamamladığı görevleri yerine getirebilmek için sergilediği eylemler açık veya kapalı gözlemlenerek temel alınır.

• Anafikir: Görev, bir dizi eylemi ve kararı içinde barındırır. Görevin amacı eylemler ile sıkı bağlar içinde olmalıdır.

• Hedefler: Tasarımcı kullanıcının görevi yerine getirirken gerçekleştirdiği eylemlere odaklanır. Eylemlerin iyileştirilmesine yönelik tasarım yapar.

• Çekince: Bazı becerilerin tasarımda yer verilmemesi veya gizlenmesi kullanıcı eylemlerini kısıtlar. Kullanımı zorlaştırır. Sistemin tekrar öğrenilmesine sebebiyet verir.

3. Sistem tasarımı: Yalnızca görevlerin yerine getirilmesinden ziyade, tüm unsurların bir arada şekillenmesini hatta bir sistem olarak planlanmasına odaklanır.

• Dayanak: Bütün yapıya kuş bakışı bakarak bütün bileşenlerin bir arada uyumlu çalışmasını temel alır.

• Anafikir: Geniş bir bağlamda sağlam yapısal tasarım yöntemiyle kullanılan bütün bileşenlere odaklanır.

• Hedefler: Tasarımcı, bütün bileşenleri birbiri ile uyumlu ve ahenkli çalışabilmesini hedefler.

• Çekince: Öngörülen veya öngörülmeyen hatalar sistemin bütününe zarar verebilir.

4. Dahi tasarım: Tasarımcının yegâne ve yaratıcı bir çözüm sunmasıdır.

• Dayanak: Ortaya konulan çözümler tasarımcının bilgi ve deneyiminden beslenir. Kullanıcının rolü ve etkisi tamamen tasarımcının inisiyatifindedir.

• Anafikir: Tasarımcılar kullanıcıların gereksinimlerini ve ihtiyaçlarını belirlemek için kendi fikir ve öngörülerini kullanılırlar.

• Hedefler: Ortaya çıkacak çözümü en iyi hayal eden ve kurgulayan tasarımcı olduğu kullanıcıdan çok daha fazla işleyişe hakimlerdir ve en ideal işleyişe göre hareket edeceklerdir.

• Çekince: Deneyimsiz tasarımcılar bu yaklaşımı benimsedikleri takdirde, son derece yanlış sonuçlar ortaya çıkabilir.

 

Bu yaklaşımlardan hariç bilgi mimarisi, arayüz tasarımında iki öğe grubuyla yakından ilişkilidir: Navigasyon gezinme desenleri ve çıktı öğeleri. Bu öğelerin seçimi, belirlenmesi tamamen bilgi mimarisinde yürütülen araştırmalardaki bulgulara göre gerçekleşir.

Bilgi mimarisinde sadece bilginin etkili bir şekilde sunumu önemli değildir. Biçimsel olarak düzenlenmesi de oldukça kritiktir. O nedenle grafik tasarımın temel unsurları belirlenirken bazı ilke ve esaslara göre hareket etmek etkili bir bilgi mimarisi için gereklidir. Aynı zamanda bilgi mimarisinin doğru yansıtabilmesi için de grafik düzen belirli kurallar bütününe göre düzenlenmelidir. Bu kurallar deneyim tasarımcısı tarafından belirlenerek arayüz tasarımına aktarılmalıdır. Tasarım kuralları meydana getirilirken dikkat edilmesi gereken hususlar aşağıda listelenmiştir.

• Renk sayısı sınırlandırılmalıdır.

• Renklerin kodlamasında tutarlı olunmalıdır.

• Görevlerin akışında ve durumların değişiminde renk kullanılmalıdır.

Bölüm Özeti

Sonuç olarak tasarım çözümünün sunumunu etkileyen bilgi mimarisi, tasarımı şekillendirir. Etkili ve güçlü bir tasarımı biçimlendirir. Deneyim tasarımının hedeflendiği gibi gerçekleşmesi için zemin hazırlar. O nedenle göz ardı edilmemesi gereken ve ayrıca çalışmasını gereken bir alandır. Bilgi, sistem içerisinde üç seviyede sunulmalı, ilk seviyede sadece simgelerle aktarılmalı, ikinci seviye de yaklaşık değerlerle, oranlarla tarif edilmeli, son seviye de ise bütün detayı ile sergilenmelidir. Doğru bilgi mimarisinin inşası için bu seviyelendirme uygulanmalıdır. Seviyelendirme sayesinde, sistem durum görünürlüğü sağlanır ve bilgi mimarisinin inşası kolaylaşır. Tasarıma yakından etki eder.

Kaynakça

Batley, S. (2007). Information architecture for information professionals. Elsevier.

Brancheau, J. C., Schuster, L., & March, S. T. (1989). Building and implementing an information architecture. ACM SIGMIS Database: the DATABASE for Advances in Information Systems, 20(2), 9-17.

Danaher, B. G., McKay, H. G., & Seeley, J. R. (2005). The information architecture of behavior change websites. Journal of medical Internet research, 7(2), e406.

Resmini, A., & Rosati, L. (2012). A brief history of information architecture. Journal of information architecture, 3(2), 33-45.

Rosenfeld, L., & Morville, P. (2002). Information architecture for the world wide web. ” O’Reilly Media, Inc.”.

Yorum Gönderin